Her alanda olduğu gibi iş hayatında da dijitalleşme büyük bir hızla kendini gösteriyor. Özellikle dijital iş araçları sayesinde işyerleri ve kurumlar hem insan gücünden hem de giderden tasarruf edip işlerini çok daha verimli bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Bu dijital araçların başında ise Google Workspace geliyor. Tamamen Cloud üzerinden çalışan Google Workspace, bir bilişim, iş birliği ve ürünler bütünü. Bu ürünler bütünü, ekip çalışmasına olanak tanıyor, geniş çapta bir proje üzerinde çalışma imkanı sunuyor ve tüm iş sürecinin dijital bir şekilde yürütülmesini sağlıyor. Ülkemizde de yaygın bir şekilde kullanılan bu araç, genel olarak ülkemizdeki iş yapış biçimini ve kurumların karakteristiğini değiştiriyor. Eğer Google Workspace’in ülkemizdeki iş yaşamına etkisi hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmak istiyorsanız yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.
Google Workspace ve Kısa Tarihi
2006 yılında hayata geçirilen Google Workspace projesi, kısa sürede en çok kullanılan dijital iş aracı haline geldi. Günümüzde, 6 milyonun üzerinde ücretli kullanıcıya sahip olan platformun bugünkü konuma gelmesinin arkasında bir başarı hikayesi yatıyor elbette. Google Workspace’in son yirmi yıldaki gelişmelerine göz atalım.
İlk Prototip (2006)
2006 yılı Google Workspace’in ilk prototipinin doğduğu yıldı. Google, kullanıcılara, Google Apps for Your Domain adı altında bir dizi ücretsiz araç sundu. Bu araçların içinde hepimizin yaygın bir şekilde kullandığı Gmail ve Calendar (Takvim) araçları vardı. Bunun yanında, ileride isim değiştirecek olan Page Creator (Sayfa Oluşturucu) ve farklı bir uygulama ile birleşecek Talk (Sohbet) uygulamaları da bu ilk prototipe dahildi. Aynı yıl, Google, YouTube’u 1,5 milyar dolara satın alarak sanal dünyanın en büyük firması olma yolunda istikrarlı adımlar atmaya devam etti. 2006 yılının ekim ayında ise Google Docs (Dokümanlar) doğdu.
Google Apps Görücüye Çıkıyor (2007-2008)
Google, 2007 yılında Google Apps Premier adındaki ücretli platformunu kullanıcılara sundu. Bu platform, kullanıcılara ekstra saklama alanı ve işletmeler için özel API’lar sunuyordu. Bu ücretli platformun yanı sıra 2007 yılında Google, Docs uygulamasının ilk tam sürümünü çıkardı, Presentation adında bir PowerPoint alternatifini piyasaya sürdü ve Spreadsheets adlı bir Excel alternatifi geliştirdi.
2008 yılında ise Page Creator uygulaması kaldırıldı ve yerine Google Sites geldi. Bu uygulama, Page Creator’un daha gelişmiş bir versiyonu olmanın yanı sıra işletmelerin kullanabileceği daha fonksiyonel özelliklere sahipti.
Tam Sürüm Çıkıyor ve Ücretsiz Özellikler Azalıyor (2009-2011)
Google Apps’in ilk tam sürümü 2009 yılında duyuruldu ve Mart 2010 tarihinde Marketplace Edition (Pazar Sürümü) çıktı. Temmuz 2010 tarihinde Government Edition (Devlet Sürümü) piyasaya sürüldü ve Federal Bilgi Güvenliği Yönetim Yasası sertifikasyonu alan ilk bulut temelli uygulama oldu. Sonraki süreçte firmaların ücretsiz özelliklere erişimi kısıtlandı.
Yeni Uygulamalar ve Yenilenme Süreci (2012-2015)
Google, iş araçları alanındaki en büyük rakibi Microsoft’un OneDrive aracına karşılık Nisan 2012’de Google Drive’ı piyasaya sürdü. İlk başlarda, kullanıcılar 5GB saklama alanına sahipti ve belli bir ücret karşılığında ek saklama alanı satın alabiliyordu. Sonradan, Google Drive, Gmail ve G Drive uygulamalarına entegre edildi. 2015 yılına gelindiğinde ise Google, Alphabet isimli bir holding kuracaklarını duyurdu; bu duyuru ile birlikte Google Apps de bir yenilenme sürecine girdi.
G Suite Dönemi (2016-Günümüz)
2016 yılında Google Apps’in ismi G Suite olarak değiştirildi ve yeniden markalaşma sürecine gidildi. Aynı yıl, Google Sites’ın yeni bir versiyonu çıktı. 2017 yılında, Google Meet piyasaya sürüldü; Google’ın uzun süredir kullanıcılara sunduğu Hangouts uygulaması da böylelikle piyasadan çekildi. 2020 yılında G Suite’in adı değişti ve Google Workspace doğdu. Sonraki süreçte Google yapay zeka odaklı çalışmaya devam etti. Günümüzde, Google Workspace, iş alanında en çok kullanılan dijital araçlar arasında yer alıyor.
Küresel İş Dünyasında Google Workspace
Yukarıda bahsettiğimiz gibi Google Workspace, günümüzde 6 milyonun üzerinde ücretli kullanıcısı ile dünyanın en büyük dijital iş araçları bütünü olarak biliniyor. Özellikle sunduğu onlarca uygulama sayesinde dünya genelinde firmaların bir numaralı tercihi olan Google Workspace, büyük firmaların yanı sıra bireysel kullanıcılar tarafından da tercih ediliyor.
Google Workspace’in Türkiye’deki İş Dünyasına Etkisi
Devlet kurumlarından günlük hayata kadar her alanda dijitalleşmenin ön planda olduğu bir ülke olarak, Google Workspace’in Türkiye’de bu kadar yaygın bir kullanıma sahip olması şaşırtıcı değil. Google Workspace’in ülkemizdeki kullanımı, iş yaşamımızı büyük oranda etkiliyor ve iş yapış biçimimiz ile kurumları dönüştürüyor. Bu dönüşümü birkaç madde halinde sıralamamız gerekirse:
- Elektronik hizmetlerde artış: Google Workspace’in ülkemizde yarattığı en büyük dönüşümlerden birisi elektronik hizmetlerde artış olarak karşımıza çıkıyor. Çoğu kurumun ve işletmenin Google Workspace ile birlikte daha verimli bir iş yapış biçimine geçiş yapması bu kurumların sunduğu hizmetlerin de dijitalleşmesini sağlıyor.
- Dijital odaklı çalışma tarzı: Dijitalleşmenin aktif bir şekilde gerçekleştiği ülkemizde; kurumlar ve işletmeler, Google Workspace’in yaygınlaşması ile birlikte, verimliliği artırmak amacıyla daha dijital odaklı bir çalışma tarzına geçiş yapıyor.
- Çok yönlü çalışma: Özellikle Google Workspace sayesinde birden fazla araca kolayca erişim sağlama olanağı, ülkemizdeki iş yapış biçiminde çok yönlü çalışmanın daha büyük bir yere sahip olmasını sağlıyor. Bu durum da çalışanların birden fazla işi aktif bir şekilde gerçekleştirmeye açık olmaları gerekliliğini doğuruyor.